Küçük Kadınlar (2019)

linçlenmeyeceksem eğer Amy'ciyim.. sürekli daha göze çarpanın gölgesinde olmak bi yandan onun seçimi olsa da bi alttaki yorumdaki arkadaşın yazdığına katılarak; jo'nun bekar kalması benim için de daha tatmin edici oldu. ensest olması tatsız ama dönemin şartlarında bi tık tolere edilebilir. En sevdiğim kitap ve film açık ara.

Öyle seviyorum ki bu filmi. Her karakterde kendimden bir parça bulmak beni onlardan biriymişim gibi hissettiriyor. Bu büyülü ama bir o kadar da gerçek olan küçücük dünyalarına âşığım adeta...

cok cok guzeldi jo ile cok benziyoruz cogu konuda ama ben teddysi ile evlenmesini isterdim tabi benimki duygusal jo mantigini kullandi benzemedigimiz tek nokta bu sanirim o mantigini ben duygularimi onemsiyorum..

Teddin Joya sevgisini etiraf etdiyi sahneyi bir kac kec izledim... Jo karakterinin bakisi, haraketleri o kadar mükəmməl islenmiski gözümü bir turlu alamadim..

film cok iyiydi, seyir keyfi ve oyuncuların karakter uyumu da cok güzeldi ama bence filmi izlemeden önce kitabı okumalısınız siddetle tavsiye ediyorum asla pişman olmazsınız cünkü kitapta daha ayrıntılı ve güzel işlenmiş.Biraz da senaryo hakkında yorum yapmak istiyorum BURADAN SONRASI‼SPOİLER‼OLABİLİR ONA GÖRE OKUYUN. Kitabı da okudugum da şu an filmi de izlerken hep jo ile laurie'yi shipledim keske de onlar olsaydi diyorum hâlâ. Jo mükemmel bi insan ve her seyin en güzelini hakediyor. Ama Amy'yi hic sevmedim kitapta da gıcıktı filmde daha da gıcık, jo yu hep kıskanıyor olusu zengin koca bulma derdi Jo'nun hayallerini yasarken vicdanının bile sızlamaması onu itici bir karakter yapmis. Kısacası sonu keske farkli bitseydi ama buna ragmen çok güzel bir eser.

1,5-2 yıl önce falan kitabını okudum toplam 2 kitaptı. Cok begenerek okumustum ama bir türlü filmini izleyememistim bugün artik izlemeliyim diye düşünüp basliyorum.

jo ile teddy nin hikayesi yarım kalmamalıydı ya...

ama bence izlemeden önce kitabını okursanız daha çok seversiniz çünkü ben ilk kitabını okumadan izlediğimde karışık ve hızlı gelmişti -tüm klasik roman uyarlaması filmlerde olduğu gibi- ve sevmemiştim ama kitabını okuduktan sonra olayları da bilince çok çok beğendim

of çok seviyorum

Kendimi bildim bileli okuyorum ve yazıyorum. Jane Ahsen ve May Alcott'un eserleri insana ilham veren cinsten. Bir süredir etrafımdaki insanlar ve hayat yüzünden yazma tutkuma gem vurmuştum. Bu filmi izledim ve içimdeki tutku alevi yeniden yandı..Çok güzeldi.

çok güzeldi...

güzeldi,kitap daha detaylı oldugu için bana kısa sürdü gibi geldi,dizi olsa ,kitabı daha iyi aktarabilirdi.

Mükemmel bir film Jo'yu çok seviyorum...

kitabını okuduktan sonra filmini izlemek istedim ama tam kafamda canlandırdığım gibi değildi. yine de cok begendim ve ikinci kitabi da ennnn yakin zamanda okumak istiyorum

olumm film hoş güzelde. beğendimde ama jo ve teddyi shipliyodum yaa. onlarin olmasini istiyodum. profesör gelincede tedyy kıskandi sandim. öff. neyse haricinde guzeldi

güzel film izlenir

Film seçimini güzel yaptığımı düşünüyorum, tek problem filmin sonuna kadar Jo ile Teddy'nin beraber olacağını sanarak izledim. Elindeki bebeği görünce iş işten geçtiğini anladım. Ve son olarak bir şeyi daha unuttum, Timothee Chalamet tüm filmlerde hiç bir zaman istediği kişiyle olamıyor

neden herkes uzun uzun yorum yapmıs hiç mi üşenmediniz

Ben biraz izlerken sixildim ve ne zaman bitecek diye bekledim. Yani beklentilerimi karşilamadi asla

6/10 luk bir filmdi bence. beğenmediğim için değil daha iyilerine hakaret etmemek için

böyle filmlere bayılıyorum. saf mutluluğu ve huzuru aşılıyor insana. sanki tüm kötülüklerden arındırılmış gibi. kesinlikle tek kelimeyle harika olmuş izlemenizi öneririm.

boyle filmlere dizilere bayiliyorum cok duydugum bir filmdi konusunu da az cok biliyordum ama bir türlü izleyememistim simdi bitti cok güzel ama amy o kadqr bencil geldi ki filmin basından beri ona sinir oldum benim icin teddy ve jo yarım kalan ask...

kitabı okumadım ama okuyan arkadaşlarım başarılı bir yapım olduğunu söylüyor. Ben şahsen filmi çok beğendim öneririm.

çok güzeldi

Verdiği vibe sebebiyle güzel bir film. Ama oturmayan birşeyler var.Kararlılıkla başlayıp hatta sonuna kadar bu kararlılığın devam etmesi ama vasat bir şekilde bitmesi bunun nedeni olabilir. Bana 'güçlü kadın temalı bir film'diye önerilmişti. Öyle değil. Bence.

bu film benim icin baska bir sey gercekten her ay 1 kere izliyorum karakterlere resmen bağlandım

kitabını bugun bitirdim :")

"Hayallerimin seninkilerden farklı olması, önemsiz oldukları anlamına gelmez."

Normal olarak önce derdinizi anlatırsınız, sonra vardığınız sonucu söylersiniz. Bu sefer tersini yapacağız. Eğer "Küçük Kadınlar"la yeni tanışıyorsanız, bu film pek "şayan-ı tavsiye" değil. Kitabı okuduysanız, (ki aslında dört kitaptır; Küçük Kadınlar, İyi Zevceler, Küçük Erkekler, Jo'nun Çocukları) veya daha önce doğru dürüst bir uyarlamasını izlediyseniz, bunu da izleyebilirsiniz, karşılaştırma açısından da çok daha uygun olur hem...

Franz_K, zamanlar arasındaki geçişleri eleştirmiş, ben de aynı fikirdeyim, özellikle babanın dönüş sahnesi ile hemen arkasından gelen sahne, "aman ne zekice" dedirtiyor insana, ama beni asıl rahatsız eden konu bu değildi...

Bence kast çok kötü...
Timothée Chalamet'den Laurie olmamış. Komşu çocuğu gibi görünüyor. Aslında öyle de...
Louis Garrel'den Friedrich olmamış. Yakışıklı olması gerekiyor, kendisi kusura bakmasın.
Laura Dern'den Marmee olmamış. Laura Dern mü... Yapmayın...
Bob Odenkirk'ün ne işi vardı orada? Hiç anlam veremedim...
Florence Pugh'dan Amy olmamış... Fügen Atasoy'un yorumuna göz atın...
Meg ve Beth için birşey demeyelim artık, fakat hepsinden önemlisi, Saoirse Ronan'dan Jo olmamış... Oynayamamış demiyorum, çok iyiydi, zaten aday da oldu ama Jo o değil. Tıpkı Rami Malek'in Freddie Mercury olmaması gibi, bu örnekler çoğaltılabilir... Meryl Streep'ten hiç hazetmem, ama o hala rolünde garip bir şekilde "olmuş" mesela...

Kostümler, atmosfer, diğer teknik konular iyi tabii ki, ama bunlar "iyi film" için yeterli değil maalesef. Louisa May Alcott, kendi dönemi açısından cüretkar denebilecek ölçüde feminist motifler taşıyan, güzel, sımsıcak bir öyküye imza atmış. Bizdeki "çocuk gelinler" sorunu gibi birşey değil tabii ki bu ama, yine de her dönemin, her toplumun, her kültürün kendi sorunları var, bunu inkar edemeyiz. Belki de Greta Gerwig, bu öyküyü senaryolaştırırken fazla heyecana kapıldı, kimbilir... İzlerken olup bitenlere kendinizi kaptırmakta da biraz zorlanıyorsunuz. Bu sadece zamanda fazlaca gidip gelmelerle de ilgili değil. Bariz bir acemilik var, bu hissediliyor, ama kötü demek de haksızlık olur...

Aileyle birlikte tabii ki izlenir, başka türlü de izlenmez zaten...

timothee için izledim cok güzeldii